Türkiye ve bütün dünya, koronavirüs salgını ile mücadele ederken, buradaki bazı gazetecilerin tek gündemi; i.nelerin "g*tsel sorunları"... Onlar bunun derdinde...

Ankara Barosu ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunan İHD'de buna öncülük etmişlerdi!

Ne olduysa oldu, gerisini "amacı dışında kullanan" bir avuç sapık, şu mübarek ramazan gününde ve başbelası salgınla mücadele ederken, "g*tsel sorunlarını" yine gündeme getirmeyi başardılar!

Ankara Barosu gibi, İHD gibi, koca koca kurumların, Levent gibi ve benzeri gazetecilerin(!) aydınların(!) bir avuç sapığın derdiyle nasıl bir anda "empati kurdukları" sosyolojik ve psikolojik olarak incelenmesi gereken bir sorun olarak orta yerde duruyor!

Bu arada sapıkların sorunları ile kendi sorunları imiş gibi çok yakından ilgi gösteren Cumhuriyet ve Odatv gibi siteler de, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a karşı, eşcinsellerin haklarını(!) savunmak için ellerinden gelen gayreti gösterdiler!

"Boşverin koronayı moronayı; en önemlisi sapıkların "g*tsel sorunlarıdır" kervanı oluştu!

"Geri"lerini amacı dışında kullanan bu sapıkların gündemi kirletmesi de ayrı bir sorun!

"Boşverin koronayı moronayı, en önemli sorun bu sapıkların "g*tsel sorunladır" kervanına Ankara Barosu, İzmir Barosu'ndan sonra Levent G. İsimli gazeteci de katıldı!

Uzun yıllar, bu "mahallenin" ekmeğini yedikten sonra, muhalefete geçen gazeteci Levent Gültekin de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, eşcinsellerin "g*tsel sorunlarına" duyarsız kalmayacağını gösterdi.

Gültekin, Diyanet'e "din öğretmeye" çalışarak, adeta, eşcinsellerin bu konuda söz sahibi olduğunu imâ etti...

Gültekin sosyal medya hesabından şunları yazdı; "Diyanetin söylediklerine karşı çıkmak din karşıtlığı değil, devlet eliyle din dayatılmasına karşı çıkmaktır. İnanmak, yorumlamak o yoruma göre yaşamak bireysel eylemdir. Devlet bireye din dayatamaz. Üstelik burası laik bir ülkedir, diyanet başkanı haddini bilmelidir."