
Salgın ve gıda lojistiğine olumsuz etkisi
İngiltere'de koronavirüs salgınının hızlı bir şekilde yayıldığı dönemlerde süpermarketlerden yüklü şekilde tuvalet kağıdı alanların görüntüleri, bu döneme dair "panik alışverişinin" ve değişen tüketim alışkanlıklarının da sembolü oldu.
"Mart sonunda stoktaki altı konteyner tuvalet kağıdı bir hafta içinde bitti. Bu miktar, normalde bizim üç aylık stoka denk. Ancak bir hafta içerisinde tüm bunu sıfırladık. Şimdi ise stoklar ve raflar tuvalet kağıdı dolu."
Bu dönemde tüketicinin talep ve tüketim alışkanlıkları hızlı bir şekilde değişirken, virüsü kontrol altına almak için alınan önlemler de üretim ve tedarik tarafında farklı sıkıntıların doğmasına yol açtı.
Türkiye'de üretilen bir malın İngiltere'ye ulaşma süresi normal şartlar altında üç hafta civarında sürüyor. Ancak son dönemlerde bu süre sekiz haftaya kadar çıkmış durumda.
Salgının tedarik zincirine etkileri konusunda konuşan Gama Ltd Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sancak, İngiltere'de Mart ayı sonunda kısıtlamaların yürürlüğe girmesiyle birlikte "bir panik ortamının" oluştuğunu aktarıyor.
Sancak, yaklaşık iki aylık dönemde tüketicinin taleplerinde hızlı değişimler olduğuna dikkat çekerek, tuvalet kağıdının ardından bakliyat, makarna, başta sumak olmak üzere baharat, un, maya ve alkollü içeceklere yönelik talebin arttığını vurguluyor.
Ali Sancak, tüketicileri ilk başta anlamakta zorlandığını ifade ediyor ve "Daha sonra biriyle konuşurken bunun nedeninin hijyenik bir ürün olması ve bundan dolayı psikolojik bir rahatlama sağlaması olabileceğini söyledi. Bana da mantıklı geldi" diyor.
İngiltere'de 1991 yılında kurulan Gama, etnik pazara hitap eden ürünler tedariki konusunda ülkenin önde gelen şirketleri arasında yer alıyor. Tedarik ettiği ürünlerin yaklaşık yarısını Türkiye'den ithal eden Gama'nın İngiltere pazarına sundukları arasında hijyenik ürünler, süt ürünleri, bakliyat, baharat, şarap ve konserve ürünler yer alıyor.
Gama aynı zamanda, Londra'nın kuzeyindeki üretim tesisinde lokum, muhammara, humus gibi gıda maddelerinin üretimini de gerçekleştirip kendi markasıyla sunuyor. İthal ettiği bakliyat ve baharat gibi ürünleri de paketleyerek, yine kendi markasıyla perakende satış noktalarına veriyor.
Ali Sancak, "Biz müşteriye direkt malı ayağına kadar götüren bir firmayız. Bu son döneme kadar hiçbir zaman müşterinin ayağımıza geldiğini görmedik. Ama o ilk günlerde bizim deponun ön sahası bir sürü araçla doldu. Kime nasıl hitap edeceğimizi anlayamadık. Müthiş bir panik hali vardı" diyor.
Sancak, bu dönemde cirolarının birkaç katına çıktığını ancak artık talep tarafında paniğin azalmasıyla satış rakamlarının salgın öncesi seviyelerinin çok az üzerinde olduğunu ifade ediyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.